Koç Üniversitesi’nin “23. Yıl Lisans ve Lisansüstü Mezuniyet Töreni” Rumelifeneri Kampüsü’nde gerçekleştirildi. Bu yıl 1.024 öğrencinin diploma aldığı törende mezunlara seslenen Koç Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer M. Koç, “Sizler, Cumhuriyetin ilke ve inkılapları doğrultusunda ilerleyen, demokrasiye inanan, laik, yenilikçi, kendine güveni tam, hür fikirli gençler olarak, memleketimiz ve insanlık için önemli işler yapacak olan yarının liderlerisiniz. Sizin değerli katkılarınızla gelecekte daha da müreffeh ve aydınlık bir dünyada yaşayacağımıza eminim” dedi. Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan da, 2016-2017 akademik eğitim dönemini araştırmaya, keşfe ve ilerlemeye verilen önem, destek ve katkının sonuçlarını birbiri ardına gördükleri bir yıl olarak değerlendirdi. Konuk konuşmacı olarak törene katılan Nobel Fizik Ödülü sahibi eski ABD Enerji Bakanı Prof. Dr. Steven Chu ise yeni mezunlara “Dünya bugün sürdürülebilir bir gelecek için gerekli yenilikleri yaratacak bilim insanları ve mühendislere her zaman olduğundan daha fazla ihtiyaç duyuyor” diye seslendi.Koç Üniversitesi 2016-2017 akademik eğitim ve öğretim dönemi lisans ve lisansüstü eğitimini başarıyla tamamlayan 1.024 öğrenci, 17 Haziran 2017 Cumartesi günü düzenlenen “23’üncü Mezuniyet Töreni”yle diplomalarını aldı. Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Koç Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ömer M. Koç ve Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan’ın katıldığı törenin, bu yılki konuk konuşmacısı Nobel Fizik Ödülü sahibi eski ABD Enerji Bakanı Prof. Dr. Steven Chu oldu. Koç Ailesi, akademisyenler ve öğrenci ailelerinin hazır bulunduğu törenin açılışında konuşan Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Koç Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Ömer M. Koç, sözlerine vizyoner bakış açısıyla Koç Üniversitesi’nin temelini atan, Koç Topluluğu’nun kurucusu Vehbi Koç’u anarak başladı.Mezuniyeti “İnsanın heyecan verici yeni bir safhaya geçtiği dönüm noktası” olarak tanımlayan Ömer M. Koç, mezunlara seslenirken şu ifadeleri kullandı: “Hayatınızın bundan sonraki döneminde siz artık, üniversitemizin adeta birer elçisi olacaksınız. Büyük Önder Atatürk’ün dediği gibi hayatın mücadeleden ibaret olduğunu sakın unutmayın. Ancak, bu mücadele sizi korkutmasın, zira sizler, Cumhuriyetin ilke ve inkılapları doğrultusunda ilerleyen, demokrasiye inanan, laik, yenilikçi, kendine güveni tam, hür fikirli gençler olarak, memleketimiz ve insanlık için önemli işler yapacak olan yarının liderlerisiniz. Sizin değerli katkılarınızla gelecekte daha da müreffeh ve aydınlık bir dünyada yaşayacağımıza eminim. Her zaman kendinize güvenin, gerçekten arzuladığınız işi yapın. Geçmişinize, tarihinize, kültürünüze, geleneklerinize daima sahip çıkın ama bugünden kopmayın. Çevrenize karşı duyarlı olun, yaptığınız her işte topluma da fayda sağlamaya çalışın. Dünyadaki hızlı değişime ayak uydurmaya gayret edin, kendinizi sürekli yenileyin. Çalışmaktan yılmayın. Aranızda yurt dışına gidecekler olacaktır. Bizim sizden temennimiz gittiğiniz ülkelerde ne kadar kalırsanız kalın günün birinde Türkiye’ye dönüp edindiğiniz kazanımları ve birikimleri memleketinize fayda sağlayacak şekilde aktarmanızdır. Cumhuriyetimizin temel ilkelerine ve laik demokrasiye sahip çıkacağınıza eminim. Öğrenme ve kendinizi geliştirme arzunuz her daim yüksek, başınız dik ve yolunuz açık olsun.”
“Koç Üniversitesi’nin temellerini atarken, Büyük Atatürk’ün, ‘Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdani hür, irfanı hür nesiller ister…’ sözünden yola çıktık” diyen Ömer M. Koç, şöyle devam etti: “24 yılda çok mesafe kat ettik. Bilimin ve toplumsal hayatın çeşitli alanlarında öğrencilerimiz ve öğretim üyelerimizin aldığı ödüller, uluslararası kuruluşlar tarafından üniversitemize sağlanan önemli tutarlardaki araştırma fonları, mezunlarımızın gurur verici başarıları, açtığımız yüksek lisans ve doktora programları, araştırma merkezleri ve forumlar bu çalışmalarımızın ispatı oldular. 24 yıl önce bilimin ve eğitimin gücüne inanarak kurduğumuz üniversitemizin, bugün artık memleketimizin en parlak öğrencilerinin ilk tercihi ve bilim dünyasının en başarılı akademisyenlerinin bir araya geldiği bir çekim merkezi olduğunu memnuniyetle müşahede etmekteyiz. 6.500 öğrencimiz ve bu yıl mezun olan 1.024 öğrencimiz ile birlikte toplam mezun sayımız kuruluşundan bugüne 12 bini geçti.”Bilimsel araştırmaları sadece Koç Üniversitesi çatısı altında değil, insanlığın ortak geleceğine sağlayacakları faydalar bakımından değerlendirmeyi bir vazife olarak gördüklerini ifade eden Ömer M. Koç şöyle devam etti: “Bu bakış açısı bizi, kurulduğu günden bu yana Koç Üniversitesi’ni dünyanın önde gelen akademik kuruluşları arasına katmak için çabalayan, her konuda üniversitemize koşulsuz destek sağlayan Şeref Başkanımız Sayın Rahmi M. Koç adına bilim madalyası verme fikrine götürdü. Kendisinin bilime ve bilimsel çalışmalara verdiği bu desteği geleceğe taşıyacağına inandığımız ‘Koç Üniversitesi Rahmi M. Koç Bilim Madalyası Programı’nı geçen yıl başlattık. İlk ödül fen, mühendislik ve tıp bilimleri alanında tüm dünyada ses getiren çalışmaları münasebetiyle California Üniversitesi ve Howard Hughes Sağlık Enstitüsü’nde görev yapan değerli bilim insanı Prof. Dr. Aydoğan Özcan’ın oldu. Bu yıl ise idari, sosyal, insani bilimler ve hukuk alanlarında 50 yaşını henüz tamamlamamış bir bilim insanına bu madalyayı takdim edeceğiz.”Ömer M. Koç: “Anadolu Bursiyerleri ülkemizde yeni bir hayırseverlik anlayışının yerleşmesine örnek teşkil etmiştir.”Koç Üniversitesi çatısı altında yürütülen Anadolu Bursiyerleri Programı’na da değinen Ömer M. Koç, “Yaklaşık 150 bağışçının cömert destekleriye, Türkiye’nin dört bir yanından seçilerek gelen, pırıl pırıl 289 öğrencimiz üniversitemizde yüzde 100 bursla okuyor. Rektörümüz Umran İnan’ın büyük gayretleriyle sürdürülen bu program diğer pek çok üniversite için de model haline gelmiş ve Anadolu Bursiyerleri ülkemizde yeni bir hayırseverlik anlayışının yerleşmesine örnek teşkil etmiştir. Eğitimde fırsat eşitliği yaratan bu değerli proje nedeniyle başta Umran Bey ve bağışçılarımız olmak üzere emeği geçen herkese candan teşekkürlerimi sunarım” dedi. Prof. Dr. Umran İnan: “Avrupa’dan en çok fon alan üniversite ve TÜBİTAK’tan da en çok proje alan birkaç üniversiteden biri haline geldik.”Koç Üniversitesi Rektörü Umran İnan da 2016-2017 akademik eğitim dönemini araştırmaya, keşfe ve ilerlemeye verilen önem, destek ve katkının sonuçlarını birbiri ardına gördükleri bir yıl olarak değerlendirdi. Bilimsel araştırma programlarının hızla geliştiğini kaydeden Prof. Dr. Umran İnan, “Hem yeni öğretim üyesi alımlarımız ve hem de doktora öğrencisi alımlarımız büyük bir ivme kazandı. Öyle ki, sayısal olarak nispeten küçük bir üniversite olmamıza rağmen, bugün bilimsel araştırma ve geliştirme alanlarında Avrupa’dan en çok fon alan üniversite ve TÜBİTAK’tan da en çok proje alan birkaç üniversiteden biri haline geldik. Bu projelerde çalışmaları için her yıl aldığımız doktora öğrencisi sayımız da o oranda artış gösterdi” dedi. Prof. Dr. Umran İnan, “Bugüne değin Türkiye’de alınan en yüksek devlet fonu ile desteklenen Translasyonel Tıp Araştırma Merkezi’nin (KUTTAM) kuruluşu için düğmeye basıldı. Bu merkezimizin rekabetçi ve gelişmiş teknolojiler üretme kabiliyetiyle de ülkemizde sağlık sektörünün yeni bir seviyeye taşınmasında öncülük etmiş olacağız. Yine bu sene kurduğumuz Koç Üniversitesi Asya Çalışmaları Merkezi ile de yalnızca ülkemizi ve batımızı değil, dünya ekonomisindeki önemleri giderek artan doğumuzdaki ülkeleri de daha iyi anlayacak ve onlarla araştırma ve bilimsel ortaklıklar için öncü çalışmalar yapacağız” dedi.2018 yılının Koç Üniversitesi’nin 25. yıldönümü olması nedeniyle ayrı bir önem taşıdığını kaydeden Prof. Dr. Umran İnan şöyle konuştu; “25 yıl gibi kısa bir süreye sığdırdıklarımız ve bilim ve eğitim camiasına katkılarımızla gurur duyuyoruz. Üniversitemizin tarihinde en çok gurur duyduğumuz programlardan biri de, Anadolu Bursiyerleri Programı. 6 yıl önce 14 öğrenciyle başlayan bu program, 2016’da 289 öğrencinin 150 ayrı kurum tarafından desteklendiği bir boyuta ulaştı. Bu yıl da 50’den fazla yeni kurumun destekleriyle ülkemizin dört bir yanından gelen 80 öğrenciyi daha üniversitemize yerleştiriyor olacağız. Bu program çerçevesinde bizlere güvenen ve öğrencilerimizi destekleyen bütün kişi ve kurumlara buradan içtenlikle teşekkür ediyorum ama daha yapacak çok işimiz, tüm Anadolu’da erişmemiz gereken çok gencimiz var.”Prof. Dr Steven Chu: “Her ülkenin refahı insanlarının eğitimiyle yakinen bağlantılıdır ve iyi eğitimli, refah içinde yaşayan bir orta sınıf, demokrasinin sağlamlığı ve direncini artırır.”Konuk konuşmacı olarak törene katılan Nobel Fizik Ödülü sahibi Prof. Dr. Steven Chu konuşmasında mezun olan öğrencilere tavsiyelerde bulundu. Vehbi Koç’un, Osmanlı İmparatorluğu’nda, atomlar ve moleküllerin varlığının henüz kanıtlanmadığı bir zamanda doğduğunu belirten Steven Chu, “Hayatını kaybettiğinde ise yaşamın moleküler kökenlerinin temel dayanakları tanımlanmış, insan genomunun şifresi çözülmüştü ve internet hızla büyümekteydi” dedi. Vehbi Koç’un, eğitimin önemine ve bilimin değerine derinden inandığını kaydeden Steven Chu, “Her ülkenin refahı insanlarının eğitimiyle yakinen bağlantılıdır ve iyi eğitimli, refah içinde yaşayan bir orta sınıf, demokrasinin sağlamlığı ve direncini arttırır” diye konuştu. Teknik ilerlemelerin gittikçe daha da hayret verici bir hızda sürdüğünü ifade eden Steven Chu, kendisi küçükken farklı bir bölgeyle telefon konuşması yapmak istendiğinde üzerinde bir sürü soket olan büyük bir santral panosunun önünde oturan görevlinin numarayı bağladığını hatırlattı. Bugün ise telefon operatörlerinin yerini Bell Telefon Laboratuvarları’nda icat edilen “transistör” adı verilen elektronik anahtarların aldığını söyleyen Steven Chu, “Birkaç santimetrekare büyüklüğündeki tek bir çipe 10 milyar transistör sığdırılabiliyor. Akıllı telefonlarımız NASA’nın 1969’da aya insan göndermek için gerekli hesaplamaları yapmakta kullandığı en büyük bilgisayarlardan bir milyon kat daha fazla işlem gücüne sahip” dedi. Steven Chu, “Dünya bugün müreffeh ve sürdürülebilir bir gelecek için gerekli yenilikleri yaratacak bilim insanları ve mühendislere her zaman olduğundan daha fazla ihtiyaç duyuyor” diyerek sözlerini noktaladı.
“Koç Üniversitesi’nin temellerini atarken, Büyük Atatürk’ün, ‘Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdani hür, irfanı hür nesiller ister…’ sözünden yola çıktık” diyen Ömer M. Koç, şöyle devam etti: “24 yılda çok mesafe kat ettik. Bilimin ve toplumsal hayatın çeşitli alanlarında öğrencilerimiz ve öğretim üyelerimizin aldığı ödüller, uluslararası kuruluşlar tarafından üniversitemize sağlanan önemli tutarlardaki araştırma fonları, mezunlarımızın gurur verici başarıları, açtığımız yüksek lisans ve doktora programları, araştırma merkezleri ve forumlar bu çalışmalarımızın ispatı oldular. 24 yıl önce bilimin ve eğitimin gücüne inanarak kurduğumuz üniversitemizin, bugün artık memleketimizin en parlak öğrencilerinin ilk tercihi ve bilim dünyasının en başarılı akademisyenlerinin bir araya geldiği bir çekim merkezi olduğunu memnuniyetle müşahede etmekteyiz. 6.500 öğrencimiz ve bu yıl mezun olan 1.024 öğrencimiz ile birlikte toplam mezun sayımız kuruluşundan bugüne 12 bini geçti.”Bilimsel araştırmaları sadece Koç Üniversitesi çatısı altında değil, insanlığın ortak geleceğine sağlayacakları faydalar bakımından değerlendirmeyi bir vazife olarak gördüklerini ifade eden Ömer M. Koç şöyle devam etti: “Bu bakış açısı bizi, kurulduğu günden bu yana Koç Üniversitesi’ni dünyanın önde gelen akademik kuruluşları arasına katmak için çabalayan, her konuda üniversitemize koşulsuz destek sağlayan Şeref Başkanımız Sayın Rahmi M. Koç adına bilim madalyası verme fikrine götürdü. Kendisinin bilime ve bilimsel çalışmalara verdiği bu desteği geleceğe taşıyacağına inandığımız ‘Koç Üniversitesi Rahmi M. Koç Bilim Madalyası Programı’nı geçen yıl başlattık. İlk ödül fen, mühendislik ve tıp bilimleri alanında tüm dünyada ses getiren çalışmaları münasebetiyle California Üniversitesi ve Howard Hughes Sağlık Enstitüsü’nde görev yapan değerli bilim insanı Prof. Dr. Aydoğan Özcan’ın oldu. Bu yıl ise idari, sosyal, insani bilimler ve hukuk alanlarında 50 yaşını henüz tamamlamamış bir bilim insanına bu madalyayı takdim edeceğiz.”Ömer M. Koç: “Anadolu Bursiyerleri ülkemizde yeni bir hayırseverlik anlayışının yerleşmesine örnek teşkil etmiştir.”Koç Üniversitesi çatısı altında yürütülen Anadolu Bursiyerleri Programı’na da değinen Ömer M. Koç, “Yaklaşık 150 bağışçının cömert destekleriye, Türkiye’nin dört bir yanından seçilerek gelen, pırıl pırıl 289 öğrencimiz üniversitemizde yüzde 100 bursla okuyor. Rektörümüz Umran İnan’ın büyük gayretleriyle sürdürülen bu program diğer pek çok üniversite için de model haline gelmiş ve Anadolu Bursiyerleri ülkemizde yeni bir hayırseverlik anlayışının yerleşmesine örnek teşkil etmiştir. Eğitimde fırsat eşitliği yaratan bu değerli proje nedeniyle başta Umran Bey ve bağışçılarımız olmak üzere emeği geçen herkese candan teşekkürlerimi sunarım” dedi. Prof. Dr. Umran İnan: “Avrupa’dan en çok fon alan üniversite ve TÜBİTAK’tan da en çok proje alan birkaç üniversiteden biri haline geldik.”Koç Üniversitesi Rektörü Umran İnan da 2016-2017 akademik eğitim dönemini araştırmaya, keşfe ve ilerlemeye verilen önem, destek ve katkının sonuçlarını birbiri ardına gördükleri bir yıl olarak değerlendirdi. Bilimsel araştırma programlarının hızla geliştiğini kaydeden Prof. Dr. Umran İnan, “Hem yeni öğretim üyesi alımlarımız ve hem de doktora öğrencisi alımlarımız büyük bir ivme kazandı. Öyle ki, sayısal olarak nispeten küçük bir üniversite olmamıza rağmen, bugün bilimsel araştırma ve geliştirme alanlarında Avrupa’dan en çok fon alan üniversite ve TÜBİTAK’tan da en çok proje alan birkaç üniversiteden biri haline geldik. Bu projelerde çalışmaları için her yıl aldığımız doktora öğrencisi sayımız da o oranda artış gösterdi” dedi. Prof. Dr. Umran İnan, “Bugüne değin Türkiye’de alınan en yüksek devlet fonu ile desteklenen Translasyonel Tıp Araştırma Merkezi’nin (KUTTAM) kuruluşu için düğmeye basıldı. Bu merkezimizin rekabetçi ve gelişmiş teknolojiler üretme kabiliyetiyle de ülkemizde sağlık sektörünün yeni bir seviyeye taşınmasında öncülük etmiş olacağız. Yine bu sene kurduğumuz Koç Üniversitesi Asya Çalışmaları Merkezi ile de yalnızca ülkemizi ve batımızı değil, dünya ekonomisindeki önemleri giderek artan doğumuzdaki ülkeleri de daha iyi anlayacak ve onlarla araştırma ve bilimsel ortaklıklar için öncü çalışmalar yapacağız” dedi.2018 yılının Koç Üniversitesi’nin 25. yıldönümü olması nedeniyle ayrı bir önem taşıdığını kaydeden Prof. Dr. Umran İnan şöyle konuştu; “25 yıl gibi kısa bir süreye sığdırdıklarımız ve bilim ve eğitim camiasına katkılarımızla gurur duyuyoruz. Üniversitemizin tarihinde en çok gurur duyduğumuz programlardan biri de, Anadolu Bursiyerleri Programı. 6 yıl önce 14 öğrenciyle başlayan bu program, 2016’da 289 öğrencinin 150 ayrı kurum tarafından desteklendiği bir boyuta ulaştı. Bu yıl da 50’den fazla yeni kurumun destekleriyle ülkemizin dört bir yanından gelen 80 öğrenciyi daha üniversitemize yerleştiriyor olacağız. Bu program çerçevesinde bizlere güvenen ve öğrencilerimizi destekleyen bütün kişi ve kurumlara buradan içtenlikle teşekkür ediyorum ama daha yapacak çok işimiz, tüm Anadolu’da erişmemiz gereken çok gencimiz var.”Prof. Dr Steven Chu: “Her ülkenin refahı insanlarının eğitimiyle yakinen bağlantılıdır ve iyi eğitimli, refah içinde yaşayan bir orta sınıf, demokrasinin sağlamlığı ve direncini artırır.”Konuk konuşmacı olarak törene katılan Nobel Fizik Ödülü sahibi Prof. Dr. Steven Chu konuşmasında mezun olan öğrencilere tavsiyelerde bulundu. Vehbi Koç’un, Osmanlı İmparatorluğu’nda, atomlar ve moleküllerin varlığının henüz kanıtlanmadığı bir zamanda doğduğunu belirten Steven Chu, “Hayatını kaybettiğinde ise yaşamın moleküler kökenlerinin temel dayanakları tanımlanmış, insan genomunun şifresi çözülmüştü ve internet hızla büyümekteydi” dedi. Vehbi Koç’un, eğitimin önemine ve bilimin değerine derinden inandığını kaydeden Steven Chu, “Her ülkenin refahı insanlarının eğitimiyle yakinen bağlantılıdır ve iyi eğitimli, refah içinde yaşayan bir orta sınıf, demokrasinin sağlamlığı ve direncini arttırır” diye konuştu. Teknik ilerlemelerin gittikçe daha da hayret verici bir hızda sürdüğünü ifade eden Steven Chu, kendisi küçükken farklı bir bölgeyle telefon konuşması yapmak istendiğinde üzerinde bir sürü soket olan büyük bir santral panosunun önünde oturan görevlinin numarayı bağladığını hatırlattı. Bugün ise telefon operatörlerinin yerini Bell Telefon Laboratuvarları’nda icat edilen “transistör” adı verilen elektronik anahtarların aldığını söyleyen Steven Chu, “Birkaç santimetrekare büyüklüğündeki tek bir çipe 10 milyar transistör sığdırılabiliyor. Akıllı telefonlarımız NASA’nın 1969’da aya insan göndermek için gerekli hesaplamaları yapmakta kullandığı en büyük bilgisayarlardan bir milyon kat daha fazla işlem gücüne sahip” dedi. Steven Chu, “Dünya bugün müreffeh ve sürdürülebilir bir gelecek için gerekli yenilikleri yaratacak bilim insanları ve mühendislere her zaman olduğundan daha fazla ihtiyaç duyuyor” diyerek sözlerini noktaladı.