Gediz Üniversitesi’ndeki uygulamalı eğitim sistemi Hukuk Fakültesi’nde de başarıyla hayata geçiriliyor. Öğrenciler ilk yıldan itibaren eğitimin önemli bölümünü adliyelerde alıyor, hakim, savcı ve avukatlarla görüşüyor. Her genç, 2 gerçek dosyayı da inceleyip karar veriyor, bu yargılamalar fakültenin duruşma salonunda canlandırılıyor
Gediz Üniversitesi’nde eğitimin önemli bir kısmı uygulama sahasında yapılıyor, derslerde öğrenilenler pratik ediliyor. Bunun en güzel bir örneğine de Hukuk Fakültesi imza atıyor. Öğrenciler 4 yıllık eğitimlerinin daha ilk günlerinde adliye saraylarıyla tanışıyor. Düzenli olarak duruşmalara giriliyor, hakim, savcı ve avukatlarla görüşülüyor. Ayrıca avukatlık büroları ile cezaevleri de sık sık ziyaret ediliyor. Yargılamadan infaza adalet sisteminin nasıl işlendiği yerinde görülüyor, buradaki izlenimler rapor edilerek derslerde tartışılıyor.
Dört yıl boyunca adaleti yerinde öğrenen geleceğin hakimleri, savcıları ve avukatları, hükmün kesinleştiği farklı hukuk alanlarından en az 2 gerçek dava dosyasını da ayrıntılı olarak inceliyor, bu sürede hukukçulardan da destek alıyor.
Adliyelerle üniversite arasında adeta mekik dokuyan hukukçu adayı gençler, bu dosyalara ilişkin kanaatlerini raporlaştırıp kağıda dökmeden de mezun olamıyor. Zorunlu olan hukuk uygulamaları dersinde eğitim, adliyelerin yanı sıra fakültedeki duruşma salonunda da devam ediyor. Öğrenciler cübbeleri giyiyor, kimileri hakim, kimileri savcı, kimileri de avukat oluyor, mahkeme ortamı birebir canlandırılıyor.
Hukuk onlara emanet
Dekan Prof. Dr. Muhammet Özekes, uygulamalı eğitimi zorunlu dersler arasına alarak hukuk eğitiminde zor ama önemli bir aşamayı gerçekleştirdiklerini dile getiriyor. Prof. Dr. Özekes, bilgilerini daha öğrencilik sıralarında deneyimle birleştirmiş mezunlar verdiklerine dikkat çekiyor, şunları söylüyor:
“Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencileri, eğitime başladıkları andan mezun oldukları ana kadar sadece klasik yöntemlerin yer aldığı eğitim dışında, bizzat mesleklerini icra edecekleri alanın içine girerek ve kendileri de sorumluluk üstlenerek bilgilerini geliştirmekte. Böylece yazılı ve sözlü ifade yeteneklerini artırmalarını, grup çalışmaları yapmalarını, birlikte çalışma alışkanlıkları edinmelerini, gelecekte alacakları sorumluluğun ne kadar büyük ve önemli olduğunu yerinde öğrenmelerini sağlıyoruz. Hakim, savcı, avukat mı olacaklarına da uygulama sahasındaki gözlemleri ve deneyimleri ışığında mezun olmadan karar vermelerinin önünü açmış oluyoruz. Bu sayede her birinin teknik bilgi donanımı yanında, uygulamayı bilen, meslek etiği değerlerine sahip başarılı birer hukukçu olacaklarına inanıyoruz.”
Gediz Üniversitesi’nde eğitimin önemli bir kısmı uygulama sahasında yapılıyor, derslerde öğrenilenler pratik ediliyor. Bunun en güzel bir örneğine de Hukuk Fakültesi imza atıyor. Öğrenciler 4 yıllık eğitimlerinin daha ilk günlerinde adliye saraylarıyla tanışıyor. Düzenli olarak duruşmalara giriliyor, hakim, savcı ve avukatlarla görüşülüyor. Ayrıca avukatlık büroları ile cezaevleri de sık sık ziyaret ediliyor. Yargılamadan infaza adalet sisteminin nasıl işlendiği yerinde görülüyor, buradaki izlenimler rapor edilerek derslerde tartışılıyor.
Dört yıl boyunca adaleti yerinde öğrenen geleceğin hakimleri, savcıları ve avukatları, hükmün kesinleştiği farklı hukuk alanlarından en az 2 gerçek dava dosyasını da ayrıntılı olarak inceliyor, bu sürede hukukçulardan da destek alıyor.
Adliyelerle üniversite arasında adeta mekik dokuyan hukukçu adayı gençler, bu dosyalara ilişkin kanaatlerini raporlaştırıp kağıda dökmeden de mezun olamıyor. Zorunlu olan hukuk uygulamaları dersinde eğitim, adliyelerin yanı sıra fakültedeki duruşma salonunda da devam ediyor. Öğrenciler cübbeleri giyiyor, kimileri hakim, kimileri savcı, kimileri de avukat oluyor, mahkeme ortamı birebir canlandırılıyor.
Hukuk onlara emanet
Dekan Prof. Dr. Muhammet Özekes, uygulamalı eğitimi zorunlu dersler arasına alarak hukuk eğitiminde zor ama önemli bir aşamayı gerçekleştirdiklerini dile getiriyor. Prof. Dr. Özekes, bilgilerini daha öğrencilik sıralarında deneyimle birleştirmiş mezunlar verdiklerine dikkat çekiyor, şunları söylüyor:
“Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencileri, eğitime başladıkları andan mezun oldukları ana kadar sadece klasik yöntemlerin yer aldığı eğitim dışında, bizzat mesleklerini icra edecekleri alanın içine girerek ve kendileri de sorumluluk üstlenerek bilgilerini geliştirmekte. Böylece yazılı ve sözlü ifade yeteneklerini artırmalarını, grup çalışmaları yapmalarını, birlikte çalışma alışkanlıkları edinmelerini, gelecekte alacakları sorumluluğun ne kadar büyük ve önemli olduğunu yerinde öğrenmelerini sağlıyoruz. Hakim, savcı, avukat mı olacaklarına da uygulama sahasındaki gözlemleri ve deneyimleri ışığında mezun olmadan karar vermelerinin önünü açmış oluyoruz. Bu sayede her birinin teknik bilgi donanımı yanında, uygulamayı bilen, meslek etiği değerlerine sahip başarılı birer hukukçu olacaklarına inanıyoruz.”