İZMİR (Ege Ajans)- Ege Üniversitesi Televizyonu’nun “Yeniden Ege” programına konuk olan Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ayşegül Bilge, Ege Üniversitesi’nin toplumdaki algısı üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Ege Üniversitesi Televizyonu’nda yayınlanan, sunuculuğunu Doç. Dr. Cem Güzeloğlu’nun, yapımcılığını Prof. Dr. Dilek Takımcı’nın yaptığı “Yeniden Ege” programına konuk olan Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Dekanı ve Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşegül Bilge, “Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak vizyonerliğinde gerçekleştirilen ve gerçekleştirilmeye devam edilen nitelikli çalışma ve projelerle Ege Üniversitesi'nin başarısı yükselmiş, toplumsal pozitif algı açığa çıkmıştır. Kurum içi ve kurum dışı paydaşlar bu durumu hem gerçekleştiren hem de hizmeti alan ve sunan olmaktan mutlu olmuştur” dedi.
Pozitif algı insanın hangi gereksinimlerini karşılıyor sorusuna cevap veren Prof. Dr. Bilge, “Pozitif algı yaratıcılığı ortaya çıkaran bir algıdır. Şöyle ki, pozitif algıda tamamıyla kişinin özgünlüğü, güveni ve cesurluğu vardır. Yani tamamıyla kişi var olan durumu kanıt temelli yorumlar ve ona dair bilimsel bir çıkarsama yapar. Üniversitelerin rolü burada gördüğünüz üzere çok önemli. Bir kanıt oluşturuyorsunuz ve bu kanıtı kitlelere yayıyorsunuz veya öğrencilere yayıyorsunuz. Toplumla çalıştığınızda da topluma yayıyorsunuz. Bu açıdan insanı tanımlamak çok önemli oluyor pozitif algı içerisinde. Bunun içinde alt zeminde güven vardır. İlk başta da söylediğim düşünce düzeyinde kanıt temelli yaptığımız, Prof. Dr. Necdet Budak hocamızın belirttiği üzere, araştırmalarla, TÜBİTAK Projeleriyle kanıtlarınızı saptayın, topluma yayın ve milli ürünlerinizi üretin şeklindeki birebir araştırma gruplarıyla çalışmaları bunu gösterir nitelikte pozitif algının oluşmasına bir fırsat sağlıyor” dedi.
Ege Üniversitemiz toplumda nasıl algılandığına ve bu algıyı oluşturan en önemli unsurlara da değinen Prof. Dr. Bilge, “Ege Üniversitesi de bir kamu üniversitesi olarak kitlelere eğitim ve danışmanlık hizmetleri ya da diğer hizmetleri vermekle mükellef. Sadece öğrencilerimizin eğitimleri üzerinden değil de toplumun eğitimi üzerinden de bu süreci yürütüyoruz. Bu doğrultuda özellikle bizim kendi içimizde örneğin, araştırma üniversitesi olma yolunda Prof. Dr. Necdet Budak hocamızın önderliğinde yaptığımız araştırma grupları çalışmaları, öte yandan önemli milli ürünlerin üretilmesi ve projelerde bunların yansıtılması oldukça önemli. Örneğin geçen haftadan bu yana aldığımız sevinçli bir haber, TÜBİTAK 1003 Projesi’nde üç tane araştırmacımızın öncelikli alan projesi başvurusu kabul edildi ve hocamızın bunu özellikle resmi hesaplarında yansıtması iç motivasyonun oluşturulması bağlamında oldukça önemli” diye konuştu.
Ege Üniversitesi Televizyonu’nda yayınlanan, sunuculuğunu Doç. Dr. Cem Güzeloğlu’nun, yapımcılığını Prof. Dr. Dilek Takımcı’nın yaptığı “Yeniden Ege” programına konuk olan Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Dekanı ve Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşegül Bilge, “Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak vizyonerliğinde gerçekleştirilen ve gerçekleştirilmeye devam edilen nitelikli çalışma ve projelerle Ege Üniversitesi'nin başarısı yükselmiş, toplumsal pozitif algı açığa çıkmıştır. Kurum içi ve kurum dışı paydaşlar bu durumu hem gerçekleştiren hem de hizmeti alan ve sunan olmaktan mutlu olmuştur” dedi.
Pozitif algı insanın hangi gereksinimlerini karşılıyor sorusuna cevap veren Prof. Dr. Bilge, “Pozitif algı yaratıcılığı ortaya çıkaran bir algıdır. Şöyle ki, pozitif algıda tamamıyla kişinin özgünlüğü, güveni ve cesurluğu vardır. Yani tamamıyla kişi var olan durumu kanıt temelli yorumlar ve ona dair bilimsel bir çıkarsama yapar. Üniversitelerin rolü burada gördüğünüz üzere çok önemli. Bir kanıt oluşturuyorsunuz ve bu kanıtı kitlelere yayıyorsunuz veya öğrencilere yayıyorsunuz. Toplumla çalıştığınızda da topluma yayıyorsunuz. Bu açıdan insanı tanımlamak çok önemli oluyor pozitif algı içerisinde. Bunun içinde alt zeminde güven vardır. İlk başta da söylediğim düşünce düzeyinde kanıt temelli yaptığımız, Prof. Dr. Necdet Budak hocamızın belirttiği üzere, araştırmalarla, TÜBİTAK Projeleriyle kanıtlarınızı saptayın, topluma yayın ve milli ürünlerinizi üretin şeklindeki birebir araştırma gruplarıyla çalışmaları bunu gösterir nitelikte pozitif algının oluşmasına bir fırsat sağlıyor” dedi.
Ege Üniversitemiz toplumda nasıl algılandığına ve bu algıyı oluşturan en önemli unsurlara da değinen Prof. Dr. Bilge, “Ege Üniversitesi de bir kamu üniversitesi olarak kitlelere eğitim ve danışmanlık hizmetleri ya da diğer hizmetleri vermekle mükellef. Sadece öğrencilerimizin eğitimleri üzerinden değil de toplumun eğitimi üzerinden de bu süreci yürütüyoruz. Bu doğrultuda özellikle bizim kendi içimizde örneğin, araştırma üniversitesi olma yolunda Prof. Dr. Necdet Budak hocamızın önderliğinde yaptığımız araştırma grupları çalışmaları, öte yandan önemli milli ürünlerin üretilmesi ve projelerde bunların yansıtılması oldukça önemli. Örneğin geçen haftadan bu yana aldığımız sevinçli bir haber, TÜBİTAK 1003 Projesi’nde üç tane araştırmacımızın öncelikli alan projesi başvurusu kabul edildi ve hocamızın bunu özellikle resmi hesaplarında yansıtması iç motivasyonun oluşturulması bağlamında oldukça önemli” diye konuştu.